Dokuz Gün

Yapıtta diğer eserlerden farklı olarak günlük hayattan hikayeler veya maddeselliğe dayanan olay örgüleri bulunmuyor. Çünkü burada konumuz tamamen ruhlar alemi. Baş rolde bulunan Will gözlerden uzak son derece sessiz ve ıssız bir bölgede yaşıyor. Tabiki "ıssız" kavramı yalnızca insanların yokluğu anlamında geçerli çünkü aslında burada birçok ruh barınıyor. Will bu ruhlardan beşini eve kabul ederek hangisinin hayatla ilgili sorumlu tutulacağına karar vermeye çalışıyor . Beş tane ruh evde tam dokuz gün boyunca misafir ediliyor. Will sonunda kendine ölümsüz yaşam boyunca eşlik edecek olan ruhu seçiyor ve diğer dört ruh kayıplara karışıyor. Filmde ruhlarla anlatılmak istenen vurgu, ölümden sonraki yaşam sürecinin nasıl olacağından çok, ruhlar alemine geçmeden önce yaşadığımız hayatın kıymetini bilmek gerektiği üzerine.