Gece geç saatlerde terkedilmiş bir caddede, eski bir alkolik arabasında sessizce oturuyordu. Korkunun, zamanla vücudunun her köşesinden kaybolduğuna inanmıştı; her acıyı alkolle dindirmişti. Fakat geceyi izlerken, bir figürün ona doğru yaklaştığını fark etti. Adamın gözlerinde, sadece korkusunu almak isteyen bir ışıltı vardı. İçindeki korkuyu yok sayarak, yaşamını sona erdirmek isteyen bir tehdit olduğunu anladı. Korku, ne kadar uzaklaşmak istese de sonunda onu buldu. O an, hayatının her anı gibi, ölüm ve korku arasında sıkışıp kalmıştı. Ama bu sefer farklıydı; korkuyu kaybetmiş olmasına rağmen, bir şekilde savaşıverdi.